Peygamber Sevdalıları Platformu’nun ilan ettiği ‘Kasım ayı sahabe ayı” etkinlikleri kapsamında Kozluk İlim Der tarafından “Faruk’u Adil Hz. Ömer” adlı program düzenlendi. Programda çocuk ve gençlerin yoğun katılım gösterdiği gözlendi.

Sunuculuğunu Özkan Kılınç’ın yaptığı program 29 Ekim Konferans Salon’unda gerçekleştirildi.

İsmail Tufan Hoca’nın Kur’an’ı Kerim tilavetiyle başlayan program, Kozluk İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin Ayet ve Hadisler okumalarıyla devam etti.

Programda bir konuşma yapan Eğitimci-Yazar M. Emin Sütçü, Hz. Ömer’in çok yönlü bir kişiliğe sahip olduğunu, ancak Faruk (Hak ile batılı ayıran) ve Adil (Adaletli kişi) gibi önemli iki özelliğinin bulunduğuna, O’nun öfkesinin şahıslara değil, küfre, şirke ve münafıklığa olduğuna dikkat çekti.

Hz. Ömer’in sadece birkaç yönüyle anlatılıp bitirilecek bir lider, bir sahabe ve bir Halife olmadığını belirten Sütçü, Hz. Ömer’in eşsiz Peygamberin eşsiz talebesi olduğunu, adalet denilince akla ilk gelen, mazlumun yüzünü güldüren, zalimin uykularını kaçıran bir büyük zat, Hakkı Batıldan ayıran, hakkın en cesur savunucusu niteliğinde olduğunu ifade etti.

Sütçü konuşmasında, ‘’ Ömer (ra), Peygamberin (sav) ‘Benden sonra Peygamber gelseydi şayet, Ömer’e gelirdi’ dediği şahıstır. Böyle bir zatı anlatmak gerçekten büyük bir şeref. Anlatılması böyle bir şerefse, kendi şahsının taşıdığı izzeti ve şerefi varın siz hesap edin.” dedi.

Hz. Ömer’in Hak taraftarı ve Hak aşığı birisi olduğunu söyleyen Sütçü, ” O’nun o öfkesi de, o ani çıkışları da asla nefsi değildi. Tamamen Furkan/Faruk (Hak ile Batılı ayıran) oluşundan kaynaklıydı. O’nun Vahye bakışı o kadar sağlamdı ki, Allah’ın ayetlerini o kadar özümsemiş o kadar sindirmiştir ki, öyle zamanlar olmuş ki, Hz. Ömer’in düşündükleri, daha ayetler inmeden, inen vahiyle örtüşmeye başlamıştır. Buna ‘Muvaffakat-ı Ömer’ diyoruz. Yani Hz. Ömer’in düşüncesinin ya da bazı sözlerinin inen ayetlere tevafuk edip uygun düşmesine diyoruz!’’ dedi.

Hz. Ömer’in Müslüman oluşundan ve Adaletinden kesitler aktaran Sütçü, “Hz. Ömer (ra) ümmet hangi haldeyse O’dur! Hatta bir keresinde önünde tereyağı vardır ve başka bir şehirden gelen bir sahabe bakar derki, ‘tereyağı mı yiyorsunuz?’  Niye, sizde yok mu? der Hz. Ömer. ‘Vallahi bizde yok’, deyince, ‘Desene bu yemek de bana haram oldu’ der ve tereyağını önünden kaldırır.” şeklinde konuştu.

Konuşmasının sonunda Sütçü: ‘’ İşte halkının derdiyle dertlenen bir lider! Günümüzde buna ne kadar da muhtacız. Lider dediğimizde aklımıza illa devletin başındakiler gelmesin! Ailenin başındaki de liderdir. Mahallenin muhtarından tutun, okulun başındaki bir müdüre kadar herkes için geçerlidir bu. Hz. Ömer’den alınacak çok dersler var. Liderlik, sadece emretmek ve hükmetmek değildir. Liderlik, hizmet etmektir. Milletine hükmedenin en fazla hizmet etmesi gerekir. İşte bunu Hz. Ömer’in hayatında birebir görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Program, Hz. Ömer ile ilgili slayt gösteriminin ardından son buldu