Özgürlüklerin olabilmesi için, barışın tesisi mutlaka gereklidir.

                    İnsanlar yaşadığı ülkede özgürlüklerin olmasını tüm yüreklilikle ister. Özgürlüklerin olabilmesi için gerekli tüm demokratik haklar kullanılarak kazanımlar elde edilmeye çalışır. Bir ülkede ne kadar özgürlük varsa o kadar modern ve çağdaştır demektir. Günümüzde de özgürlüklerin olmasını her birey arzu ediyor ve cidden istiyor.

 Otuz yılı aşkın bir çatışma ortamının sona erdirilmesi için mevcut hükümet oldukça mesai harcıyor. Barış sürecini başlatıp, kesin sonuca varmak için de gerekli tüm çabalar harcanıyordu. Hatta barış sürecini başlatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ben bu yola bedenimi koydum diyerek, barış sürecine büyük bir önem verdiğini her ortamda ve her yerde dile getiriyor. Onun bu sürece olan samimiyetine de hiç kimse zerre kadar şüphe taşımıyor.

Sürecin ağır ilerleyişi ile ilgili sıkıntılar dile getirilir ama Başbakanlığı döneminde başlattığı barış sürecine olumlu sonuca varacağından şüphesi de yoktur Recep Tayyip Erdoğan’ın.

               Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasının ardından, yeni kurulan hükümet sözcüleri maalesef Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, barış sürecine verdiği önem ve duyarlılığı, göstermiyorlar. Ben bu yola bedenimi koydum diyen ve barış sürecinin mimarlarından olan Recep Tayyip Erdoğan’ın aksine hükümet sözcüleri, barış süreci vazgeçilmez değildir deme gafletine defalarca düştüler.

Tüm ülkede ve özellikle bölgede yaşayanların büyük umut bağladığı barış sürecine, bazı hükümet sözcülerinin, barış süreci vazgeçilmez değildir ve benzeri açıklamaları şok etkisi yaratmıştır. Bölge insanın barış sürecine beslediği umutları heder etmiştir.

  Eğer Avrupa Birliğine girme sevdası hala devam ediyorsa, ifade özgürlüğünden, ileri demokrasiden, özgürlükler ülkesi olma çabasından bahsediliyorsa, öyle ise bir şeyden vazgeçilmemesi lazım.

 Eğer o yoksa, insan hakları yoktur, eğer o yoksa demokrasi yoktur, eğer o yoksa, ifade özgürlüğü yoktur, eğer o yoksa kamu düzeni yoktur, eğer o yoksa huzur yoktur, eğer o yoksa güven ve güvenlik yoktur. Eğer o yoksa ekonomi topaldır, eğer o yoksa ülkenin büyümesi ve ilerlemesi hayaldir. Tüm bunların olabilmesi için gerekli olan ve vazgeçilmez olan Barıştır.

                   Tüm bunların gerçekleşmesi için barışın tesisi elzemdir, gereklidir ve şarttır. Barış süreci bazılarının televizyon ekranlarına çıkıp barış süreci vazgeçilmez değildir diyecekleri kadar da basit değildir.

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                            YÜKSEL ÇİFTÇİ