ANTİ – STRES MİNERALİ ‘MAGNEZYUM’

DİLAN TUNÇ


Sayısız fonksiyonu olan, vücudun kendi başına üretemediği, besinler yoluyla alınması gereken ve sürekli doldurulması gereken bir depo gibidir magnezyum.

Vücut bu minerali dışarıdan yeteri kadar alamadığı taktirde kemiklerde depolanmış olan magnezyumu tüketmeye başlar.İnsan vücudunda yaklaşık 20- 28 g magnezyum vardır veinsan vücudundaki magnezyumun % 60’ı kemik ve dişlerdedir. Kalan % 40’ı kan, doku ve diğer vücut sıvılarında yer alır. Beyin ve kalpte diğer dokulardan daha yoğun bulunur.

Magnezyum pek çok yiyecek ve içecekte bulunur.Magnezyum açısından zengin içecekler çay, kahve ve kakaodur.En çok magnezyum içeren gıdalar ise badem, ceviz, fındık, fıstık gibi yağlı tohumlar, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler ve işlenmemiş tahıllardır.

Yaşa göre vücudun magnezyum gereksinimi aşağıdaki tabloda gösterildiği gibidir.

YAŞ GEREKSİNİM
0-5 AY 50 MG
5-12 AY 70 MG
1-3 YAŞ 150 MG
4-6 YAŞ 200 MG
7-10 YAŞ 250 MG
YETİŞKİN ERKEK 350 MG
KADIN 300 MG
HAMİLE 150 MG

Mg eksikliği genellikle ;

 

Yetersiz alıma (az ve düzensiz yemek yeme alışkanlığı, dengesiz beslenme, yanlış diyetler ve hazır yiyeceklere yönelmenin dışında düşük miktarda magnezyum taşıyan suların içilmesi)

Artan gereksinime (büyüme, hamilelik, emzirme, yoğun zihinsel faaliyetler, fiziksel ve mental stres, alkol tüketimi, fosfatlarca zengin beslenme, yüksek tuzlu beslenme, magnezyum atılmasına neden olan ilaçların kullanılması)

Artan atılıma (kronik alkolizm, diabetesmellitus, poliüri, laksatif kullanımı) bağlıdır.

Egzersiz de kan magnezyum seviyesini azaltabilir. Bu durum potansiyel stres etkisine, egzersiz sırasındaki terlemeye ve idrar ile atılımına bağlıdır.

Magnezyum eksikliği durumlarında aşırı duyarlılık (tetani), aşırı kemikleşme, endokardiumda ve büyük damarlarda kireçlenme görülür.Magnezyum eksikliğine bağlı bozukluklar komplekstir ve genellikle çok yönlü metabolik ve nutrisyonel rahatsızlıklara eşlik ederler.Düşük magnezyum seviyelerinin beyinde ağır metallerin birikmesine neden olarak Parkinson, MultiplSkleroz (MS) ve Alzheimer hastalıklarına yol açtığına dair deliller vardır.Yine ağır metallere maruz kalan ve total vücut magnezyumu düşük olan çocuklarda ağır metal toksisitesi yaparak öğrenme bozukluklarının etyolojisinde rol alır.Epidemiyolojik çalışmalar aynı zamanda magnezyum eksikliği ile koroner arter hastalığının ilişkili olduğunu göstermiştir. Yine beyinde hücre içi magnezyum eksikliğine bağlı migren tarzı baş ağrısı bildirilmiştir.Anksiyete bozuklukları, depresyon, fibromiyalji, hipertansiyon, hipoglisemi, kas zayıflığı ve yorgunluğu, kabızlık, obezite, otizm, osteoporoz, tiroid bozuklukları da magnezyum eksikliği ile ilişkilendirilen hastalıklardır.

Sonuç olarak, magnezyum sinir sisteminin ve kasların gevşemesini sağladığı için “Anti-stres minerali“olarak da bilinir.Bu hayati mineral vücudumuzun vitamin C, kalsiyum, fosfor, sodyum ve potasyumu daha etkili bir şekilde kullanabilmesi için gereklidir.Bu nedenle magnezyum tedavisindeki hastalar, magnezyum dışında potasyum, kalsiyum ve bikarbonat açısından da izlenmelidirler.Kalp damarlarının esnekliğini sağlayarak kalp krizlerini önleyici etki gösterirken, damar genişletici özelliği kan basıncını azaltır.Kasların güçlenmesi, protein sentezi ve enzim sistemi aktivitesinde, hücrelerin büyümesinde ve yenilenmesinde önemli rol oynar.

Kendinize iyi davranın, sağlıkla kalın…

YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
Diğer Yazıları

Makaleler

Hava Durumu


VAN